"Kırk yılda bir ölet olur, eceli gelen ölür" atasözünün anlamı nedir?
- Tanrının verdiği ömrü hiç bir şey değiştirilemez. Salgın ve öldürücü hastalıkta olsa eceli gelmeyen ölmez. Böyle zamanlarda çok kişinin ölmesi ecellerinin o zamana rastlamasındandır.
Kırk yılda bir ölet olur, eceli gelen ölür atasözüne benzer atasözleri
"Aç ile eceli gelen söyleşir" atasözü ve açıklaması
- Açın gözü hiçbir şeyi görmez. O, karnını doyurmak için, kendisine güçlük çıkaran kimseyi öldürebilir için, kendisine güçlük çıkaran kimseyi öldürebilir.
[
Aç ile eceli gelen söyleşir]
"Altı olur, yedi olur, hep Allah'ın dediği olur" atasözü ve açıklaması
- Biz önce ne hesaplar yaparsak yapalım, sonunda Tanrı’nın dilediği olur.
[
Altı olur, yedi olur, hep Allah'ın dediği olur]
"An beni bir kozla, o da çürük çıksın. (Dost yar beni ansın bir koz ile, o da çürük çıksın.)" atasözü ve açıklaması
- Arkadaşlar, tanıdıkları arasında armağan, beklenen bir şeydir. Armağan, bir kişinin hatırlandığını belirtmesi bakımından önemlidir; değeri de buradadır. Ne kadar küçük bir şey olursa olsun; isterse işe yaramasın.
[
An beni bir kozla, o da çürük çıksın. (Dost yar beni ansın bir koz ile, o da çürük çıksın.)]
"At ölür meydan (nalı) kalır, yiğit ölür şan (namı) kalır" atasözü ve açıklaması
- Yaşayan bir gün ölür. Ancak yaşayışına bağlı birtakım izler sürüp gider. At ölmekle birlikte onun koştuğu meydanın kalması, insan ölmekle birlikte adının anılması gibi. Onun için kişi yaşarken iyi işler yapmalı, iyi bir ad bırakmaya çalışmalıdır.
[
At ölür meydan (nalı) kalır, yiğit ölür şan (namı) kalır]
"Ayda bir gel dostuna, kalksın ayak üstüne; günde bir gel dostuna, yatsın sırtı üstüne" atasözü ve açıklaması
- Ne denli yakın dostun olursa olsun, ona her gün gidersen usanır. Ara sıra git ki saygı ile karşılasın.
[
Ayda bir gel dostuna, kalksın ayak üstüne; günde bir gel dostuna, yatsın sırtı üstüne]
"Baba oğluna bir bağ bağışlamış, oğul babayı bir salkım üzüm vermemiş" atasözü ve açıklaması
- Babalar çocukları için büyük özveride bulunurlar. Ama çocuklar babaları için küçük bir özveride bulunmazlar. Başka koruyucular ve korunanlarda da durum budur.
[
Baba oğluna bir bağ bağışlamış, oğul babayı bir salkım üzüm vermemiş]
"Bin kişi değmez bir kişi, bir kişi değer bin kişi" atasözü ve açıklaması
- Toplum içinde bir değerli kişinin yaptığı işi yapmayan bin kişi de vardır; bin kişinin başarabileceği işi tek başına yapabilen kişi de.
[
Bin kişi değmez bir kişi, bir kişi değer bin kişi]
"Bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz" atasözü ve açıklaması
- Bir başa bir göz ne kadar gerekli ise bir anneye bir kız da o kadar gereklidir. Kız çocuk, erkek çocuğun yapamayacağı birçok işleri yaparak annesine yardımcı ve en iyi arkadaş olur.
[
Bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz]
"Bir mıh bir nal kurtarır, bir mal bir at kurtarır" atasözü ve açıklaması
- Herhangi bir olayı, bir işi, bir ödevi küçük saymak, önemle ele almak gerekir. Küçük görünen işler, büyük sonuçlar doğurabilir.
[
Bir mıh bir nal kurtarır, bir mal bir at kurtarır]
"Dünya dört kulplu bir kazan, bir kulpundan tut kazan" atasözü ve açıklaması
- Bu dünyada herkes için kazanç yolu vardır. Ancak bunlardan irini izleyip yürümeyi bilmek gerekir.
[
Dünya dört kulplu bir kazan, bir kulpundan tut kazan]