"Bir deli kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış" atasözünün anlamı nedir?
- Kimi zaman bir kişi öyle delice bir iş yapar ki birçok akıllı kimseler bir araya gelerek düşünür, çalışırlar da durumu düzeltemezler.
Bir deli kuyuya taş atmış, kırk akıllı çıkaramamış atasözüne benzer atasözleri
"Adam hacı mı olur ulaşmakla Mekke'ye, eşek derviş mi olur taş çekmekle tekkeye?" atasözü ve açıklaması
- Belli bir düzeye erişmek, o durumun gerektirdiği nitelikleri taşımakla (ya da yerine getirmekle) gerçekleşir. Görünüşü ona benzetmekle değil.
[
Adam hacı mı olur ulaşmakla Mekke'ye, eşek derviş mi olur taş çekmekle tekkeye?]
"Ağır taş batman döver (yerinden oynamaz)" atasözü ve açıklaması
- Ağırbaşlı kişi kimsenin oyuncağı olmaz. Onu hırpalamaya kimsenin gücü yetmez.
[
Ağır taş batman döver (yerinden oynamaz)]
"Ağlama ölü için, ağla deli (diri) için" atasözü ve açıklaması
- Yakınlarınızdan biri ölse, birkaç gün ağlarsınız, sonra acınız küllenir. Ama yakınlarınızdan biri deli olsa, acıklı durumu hep gözünüzün önünde, dert her gün tazedir. Asıl ağlanacak durum budur.
[
Ağlama ölü için, ağla deli (diri) için]
"Akıllı düşman, akılsız dosttan hayırlıdır. (Deli dostun olacağına akıllı düşmanın olsun)" atasözü ve açıklaması
- Akıllı kimse, dostu için iyi niyet beslediği halde yaptığı işin ne gibi kötü sonuçlar doğuracağını düşünemez. Böylece dostuna bilmeyerek kötülük edebilir. Oysa akıllı düşmanın yapacağı kötülüğü, insan akıl yoluyla sezer, gereken önlemi alır. Akıllı düşmanla anlaşmak da kolay olur.
[
Akıllı düşman, akılsız dosttan hayırlıdır. (Deli dostun olacağına akıllı düşmanın olsun)]
"Akıllı oğlan neyler ata malını, akılsız oğlan neyler ata malını, (hayırlı evlat neylesin malı, hayırsız evlat neylesin malı), (Oğlum deli malı neylesin, oğlum akıllı malı neylesin)" atasözü ve açıklaması
- Bir baba “çocuklarıma mal bırakmalıyım” diye düşünmemelidir. Çocuk akıllı ise malı kendisi kazanır; baba malına gerekseme duymaz. Akılsız ise, babası ne denli mal bırakırsa bıraksın, altından girer, üstünden çıkar; malsız kalır. Bu duruma göre babanın ona mal bırakması gerekmez.
[
Akıllı oğlan neyler ata malını, akılsız oğlan neyler ata malını, (hayırlı evlat neylesin malı, hayırsız evlat neylesin malı), (Oğlum deli malı neylesin, oğlum akıllı malı neylesin)]
"Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır" atasözü ve açıklaması
- Birisi size bir fincan kahve içirmek gibi küçük bir iyilik etmiş ya da sizinle bu kadarcık bir dostluk kurmuş olsa, bunu unutmamamız, o kişinin her zaman hatırını saymanız gerekir.
[
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır]
"Ekicinin karnını yarmışlar; kırk “bu yılcık”, kırk “bıldırcık” çıkmış" atasözü ve açıklaması
- Ekicinin bütün yaşamı, “geçen yıl şöyle olmuştu” yu düşünmek ve “bu yıl şunu bekliyorum” diye umutlanmakla geçer.
[
Ekicinin karnını yarmışlar; kırk “bu yılcık”, kırk “bıldırcık” çıkmış]
"Güzele kırk günde doyulur, iyi huyluya kırk yılda doyulmaz" atasözü ve açıklaması
- İyi huylu olmayan güzel yüzlüden çabuk usanılır.İyi huylu olan kimseden –çirkin de olsa –hiç usanılmaz.
[
Güzele kırk günde doyulur, iyi huyluya kırk yılda doyulmaz]
"İşçi kırk yılda, tüccar kırk günde" atasözü ve açıklaması
- İşçinin kırk yılda eline geçen parayı tüccar kırk günde, belki de bir günde kazanır. Buna benzer eşitsizlik örnekleri çoktur.
[
İşçi kırk yılda, tüccar kırk günde]
"Rençper kırk yılda, tüccar kırk günde" atasözü ve açıklaması
- Rençperin ancak kırk yılsa kazanabileceği parayı, tüccar kırk günde kazanır.
[
Rençper kırk yılda, tüccar kırk günde]